Hayatta insan yaşam tarzını / dengesini neye göre seçer?
 Seçimlerini ve kararlarını neye göre verir?
Günlük tercihlerini nasıl yapar?
Çalışacağı işi, evleneceği eşi ve arkadaşlarını neye göre belirler?

Bu soruları okuduğunuz da kafanızda birçok şimşek çakıyor, değil mi?

Kendinize soru sormak kadar sağlıklı hiçbir şey yoktur. Bunu hiç unutmayın.
Cesur sorular, bütün kapıları size açar;

Ne istiyorum?
Nasıl mutlu olurum?
Nasıl başarılı olurum?
Hayattaki amacım ne?

Hayatta istediğinizi elde edemezseniz gerçekten mutlu olamazsanız.

Dün sevgili berberim Naci'ye gittim. Birlikte çalıştığı manikürcü Esra ile zaman zaman sohbet ederiz. Kendisini enerjik, pozitif ve cesur bulurum. Erkeklerin dünyasında aklına gelen düşünceleri cesurca paylaşır. Neşelidir. Bana yıl sonunda ayrılacağını söyledi. 20 küsur yıldır aynı işi yaptığını ve artık sıkıldığını söyledi. İşinde başarılı idi, özgürdü ancak çok iyi yaptığı işi bırakmak istiyordu.

Kendisine şu soruyu sordum;
" Bir milyon dolar sana versem, ne iş yapardın?"
Ses yok!
Kısa bir süre sonra
" Hiç düşünmedim..!" dedi.

O zaman şu soruları sorarak kendimizi tanımaya çalışalım.
Aşağıdaki ifadeleri tamamlayın:

En çok ilgi duyduğum şey...
En çok ... inanıyorum.
En çok ... değer veriyorum.
Şunları çok iyi yapabilirim..
İyi bir hayat için,....... ihtiyacım olduğunu hissediyorum..

Şimdi, kendinize şu anki işinizin ya da kariyerinizin sizi bu beş ifadeye ulaştırıp ulaştırmadığını sorun. Eğer ulaştırıyorsa muhtemelen doğru yoldasınız.

Kişinin öz-farkındalığının yüksek olması başarısı ve mutluluğu için önemlidir. Ancak, iç motivasyon (başarma dürtüsü) olmadan kişi sadece işini başarmaktan tatmin olmaz. Dış faktörler olduğu sürece ( para, statü, araba vb. ödüller) kişi işini yapmaktan mutlu olur. Dış faktörler olmaksızın kişi işini yapmaktan keyif almaz..

Bu sabah Big Chef'de koçluk seansım öncesi kahvaltı yaparken, en favori garsonumuz Özge'yi çağırdım. Pazar sabahı saatin onolmasına rağmen gözleri parıldıyordu.
Kendisine "Big Chef City's de en mutlu garson kim?" diye sordum.
Hiç düşünmeden " Benim" dedi.
" Neden?" diye sordum
" Çünkü işimi herkesten çok seviyorum"

Berberim Naci ile işi sevme konusunda konuşuyoruz.
Kendisine sordum :
" İnsan bir işini gerçekten severse, o işten sıkılabilir mi?"
"Hayır" dedi.
Sormamın sebebi, herne kadar kendisi de patron olsa, yaptığı işten sıkılabilirdi..

Koçluk verdiğim, 26 yaşındaki danışanımın en büyük sorunu işini veya işyerini sevmemesiydi; o nedenle sürekli şikayet ediyor ve çevresini suçluyordu. Derinlere indiğimde ise gerçek sorunun ailesinin kendisinin meslek seçimine üniversite seçimine müdahale ederek istemediği bir tercih yapmasıydı. Şimdi ise bunun pişmanlığını ve hayal kırıklığı İle hayatında iniş çıkışlar yaşıyordu.

Çoğumuz zamanımızın büyük bölümünü bizi gerçekten heyecanlandıran ve sonunda da bize muhtemelen aradığımız neşeyi getirecek olan şeyler yapmak yerine, yapmamız gerektiğine inandığımız şeyleri takip ederek ve yaparak harcıyoruz.

Yaratıcılığımızın en üst düzeyde olmasının yolu neşenizi takip etmektir - kendinize etrafınızdakilere ve nihayetinde dünyaya karşı son derece faydalı olursunuz

Günümüzün yüzde yetmişi bize neşe, heyecan ve sevgi getirmeyen faaliyetlerle doludur ve geri kalan yüzde otuz ise bunu telafi edememektedir. Seminerler, kitaplar, yoga, meditasyon ve masaj yardımcı olamamaktadır.

Geçen hafta koşu antremanında sakatlanınca adını sıkça duyduğum Fizyotek'e Ertuğrul Ural'a gitme kararı aldım. Fizyotek'e adımı attığımda muhteşem bir dünya vardı. Nasıl bir enerji bu. Herkesin bir yeri sakat ancak ortam enerjik ve huzurlu. Ertuğrul beyi çalışırken izleme şansım oldu. İşini çok sevdiğini, hatta keyif aldığını neşesinden ve hareketlerinden hemen anlıyorsunuz. Neşesi ve enerjisi tüm çalışan ve müşterilere yansıyordu.Tüm çalışanlar da pozitif, neşeli ve keyif ile kendisinin yaratmış olduğu sihirli ve tutkulu dünyada neşe ile çalışıyorlardı.

İşin sırrı, bize en çok heyacanı verecek şeyleri bulmak ve sonra da o heyecanı takip etmek için elimizden geleni yapmaktır.

Sadece kendinize ve içinizdeki güce güvenmeli ve her şeyin yolunda gideceğine inanmalısınız. Hayatınızı kazanırken, neşenizi ve sağlığınızı kaybetmeyin.

Yaptığınız iş tutkularınızla, heyecanınızla örtüşmüyorsa , yaşam amacını beslemiyorsa, o işe ruhunu katmayıp, kendini, kendin olarak ifade edemiyorsan, ne kadar yetenekli ve bilgili olursan ol, yaşadığın hayatın  bir yanı eksik kalacaktır.

Sevgilerimle,

Taner Özdeş