Mucizelere inanır mısınız? Ya, Kadere ?

İşte bizim öykümüzde hepsinden biraz var…

İnsanın en büyük kaderini ailesi, arkadaşları ve çevresi belirler. Tabii ki her zaman karar ve seçme özgürlüğü bizimdir.
Çocuklarıma,
“Baban nerede? “
“ sporda...”
Eşime,
“ Taner nerede?”
“sporda ...”

Oğullarım Cem ve Emre, böyle bir baba ile büyüdüler. Bugün 56 yaşındayım halen haftada en az 6 gün spor yapıyorum. Spor, benim için bir yaşam biçimi. Sevdiğiniz şey, sizi yormaz!

Babam, Hüseyin Turgut Özdeş, eski milli yüzücü ve sutopucu . Kardeşim Ayşe ve bana yüzmeyi o öğretti. Daha sonra ben bir süre Galatasaray’ da yüzdükten sonra daha fazla devam etmek istemedim. Ama hep yüzdüm.

Yaşım 50 idi , babamın da 76 , babamın Masters Yüzme yarışlarına katılıp başarılı dereceler alması dikkatimi çekti. İçim de gitti . Babam ile görüştükten ve biraz da araştırdıktan sonra kendimi Marmaris’de Masters Havuz yüzme yarışlarında buldum. Derece almama rağmen, 50 yaşından sonra havuzda yarışmak benim için çok stresli idi. Marmaris’te 3 km. Açıksu Yüzme yarışlarına katıldım. Dereceye giremesem de uzun süre denizde yüzmek ilgimi çekti. Sonra , İstanbul Boğazını geçmek için yarışlara yazıldım.

Eşim de o zamanlar GMALL da Burcu adında bir hocadan ders alıyordu. Ben de kendisi ile yüzme dersi aldığı için dalga geçiyordum. Ama sonra ben de Burcu’dan ders almaya başladım.. 40 senede yüzme değişmiş, benim bildiğimden çok daha farklı bir teknik ile yüzülüyordu. Yarışlara girebilmek için elemeleri geçmek gerekiyordu. Elemeleri geçtim. Sonra da İstanbul Boğazı’nı iyi bir derecede bitirdim.

Bir gün Burcu, ben Bursa’ya gidiyorum dedi; 3 sene birlikte çalışmıştık. Bir anda paniğe kapıldım. O zaman kader devreye girdi. Şimdi birlikte yüzdüğüm Gökben hocam ile tanıştım. Yaşı çok genç idi. Ama çok hırslı idi. Sınırlarımı bir hayli zorladı. Beraber güzel dereceler aldık.

Bir Boğaz yarışında Gökben Candemir hocam ile oğlum Emre tanıştılar. Sonra da iyi arkadaş oldular. Bir gün Gökben, bir arkadaşının Instagram story’sinde Pilates salonu devredilecek haberini görüyor. Hemen aksiyona geçiyorlar. Oldukça rekabetçi bir elemeden sonra oğlum Emre’nin istek ve azminden dolayı Pilates salonunu ona vermeye karar verdiler. Bu işin olmasında bie çok kişinin desteği var. Eşimin kardeşi Sinan Ebuussutoğlu da bunlardan biri.

Bundan 10 yıl önce Ekoloni markalı bir fırsat sitesine eşim ile birlikte ortak olmuştuk. Kurduğumuz şirketin adı da Mucize İşler idi. İşler kötü gidince şirketi kapattık ve eşimi ve diğer ortaklarımı ortaklıktan çıkardım ve mevcut şirketi Taner Özdeş Akademi eğitim ve danışmanlık işlerime fatura kesmek için üzerime aldım. Infonet genel müdürlüğüm sebebiyle Akademi’yi hiçbir zaman çok aktif hale getirmedim. Uzun vade bir yatırım diye düşündüm. Mali müşavirim Ercan bey bana anonim şirketimi kapatıp, şahıs şirketi kurmamı tavsiye etti. Ben de kendisine çocuklarım için tutmak istediğimi söylüyordum.

Ne tesadüf ki. Emre’nin Pilates işini devredecek şirket karşısında bir şirket görmek istiyordu. Kader ağlarını ördü ve Emre’nin Fit&Ripped Pilates salonunu Mucize İşler şubesi olarak açmaya karar verdik. Kısaca şirket işi almamıza neden oldu .

Emre, bankacılık okumuştu. Nişantaşı’nda evimizin üst katında Urban Health Pilates açılınca ailece oraya gitmeye başladık. Emre’de bir şekilde oraya gide gele, Pilates işini sevdi. Zaten Fitness konusunda merakı vardı. Okulu bittikten sonra bankacı olmak istemediğini , spor kariyeri yapmak istediğini söyledi. Ailece çok şaşırsak da, kararı kendisine bıraktık. Urban’ın ortaklarından Gökhan Üğüden’nin de telkinleriyle Emre Pilates hocası olarak çalışmaya başladı. 3 sene kadar çalıştıktan sonra kısa dönem askerlik sonrası geldikten sonra Gökben’in de Instagram’da bir iş fırsatı görmesi ile bir anda hiç beklemediği fırsat karşısına çıktı. Gökhan Üğüden ve Urban Health Pilates’e, Emre’yi bu kadar iyi yetiştirdikleri için teşekkür ederiz.

Bugün instagram sayfasında şöyle yazmış : “ Spor benim için bir hobi iken zamanla kariyer yolculuğuma dönüşmeye başladı. Yoğun geçen eğitim süreçleri, derslerden arta kalan vakitlerde yapılan çalışmalar vs. adım adım beni bugüne getirdi.Şu an geldiğim nokta; hobi olarak başladığım yoldan, bugün Caddebostan’da hayalimi yaşadığım kendi markamı oluşturduğum spor stüdyoma dönüştü. En büyük amacım, öğrencilerimi kendi evinde hissetirerek, hedeflerine ulaşabilecekleri sağlıklı yaşama adım attıkları bir yer olması.”

Fit & Ripped ismini Emre kendisi buldu. Logosunun hazırlanmasına sevgili Yelda Erçiro’nun tavsiye ettiği bir genç girişimci tarafından bulundu. Devir alınan stüdyo sadece Pilates salonu idi, Emre’nin hayali Fitness’i da birlikte yapmaktı. Sevgili Emre Özdeş’in ( ne tesadüf oğlum ile adları aynı) desteği ile Life Fitness ekipmanları ile en üst düzeyde bir spor stüdyosu gerçekleşti . Emre ile de bundan yıllar önce tanıştık . Sevgili Nurgun Özdeş ile İş bankasından emekli olmadan tesadüfen önce tanıştırılmamız ve onun çabası ile diğer akrabalarımı bulmuş. Sevgili Kemal Özdeş (Emre Özdeş ‘in babası) , Life Fitness markasının Türkiye dağıtıcı olduğunu öğrenmiştik.

Kısaca tesadüfler zinciri tüm bu hikaye..

Hayatta mucizeler, kader ve sizi destekleyen iyi insanlar sizi her zaman istediğiniz yere götürürler. Bunu için sizin kararlı, azimli ve istekli olmanız yeterlidir.

Bugün Neylan ile birlikte Emre’nin yeni stüdyosunu ziyaret ettik. Her şey mükemmel olmuş. Caddebostan çok doğru bir seçim. Yer çok aydınlık ve Bağdat caddesine yakın olmasına rağmen huzur veren bir sessizlik var.

Ailece çok mutluyuz. Ve Emre ile gurur duyuyoruz..

Yolu açık olsun.

Sevgilerimle,

Taner Özdeş