Sizi bu hafta çok özel bir Satışçı ile tanıştıracağım. Konuğum Hillside İstinye Park Satış ve Üye Hizmetleri Müdürü. Sevinç ile ilk defa benim Bilim Merkezi’nde verdiğim satış seminerime geldiğinde tanışmıştım. Hillside benim için her zaman çok özel bir yerdir. Sevinç ile ilk tanıştığımda herşeyin bir arada olduğu istisna bir kişi ile tanıştığımı düşündüm.

“Kesinlikle, iyi bir satışcıyım!” diyecek kadar kendine güveniyor.. Başarısının Sırrı “Çalışmak, çalışmak, çalışmak ” .

Kendinden emin tavırları, fiziksel karizması (cazibesi de denebilir), duruşu ve sürekli pozitif, istekli olması dolayısıyla hedef odaklı bir kişi. Hayatımı satışa adamış biri olarak böyle profillerle karşılaşınca çok mutlu oluyorum. Kendisine benimle röportaj yapmasını teklif ettim.

Beni kırmadı. Hillside’dan izin almayı da profesyonelce ihmal etmedi. Hillside yönetimine de bana bu fırsatı verdiği için teşekkür ederim.

Sevinç ile ortak noktamız ikimizin de “Anneanne” tutkusu. Ben anneanneme tapardım. Sevinç de onun etkisinde büyümüş. İyi bir aile görgüsü, başarılı bir kariyer ve sürekli daha iyi olma ve başarma tutkusu. Sevinç’i her gördüğüme bende enerji uyandırır. Hırslı olmasına rağmen, bunu çok başarılı yönetmesini biliyor. Ekibi tarafından seviliyor, izleniyor. İyi bir lider ve yönetici. En sevdiğim huyu, en kısa tatilinde bile yeni yerlere gitmesi, kendini sürekli geliştirmesi.

Amacım her zamanki gibi, başarılı profillerden siz değerli okuyucalarımın fayda sağlaması, esinlenmesi, dersler çıkarması. Umarım keyifle okursunuz. Çok kısa zamanda yazılmasına rağmen doğru mesajları içeren faydalı bir paylaşım..

Kendinden biraz bahsedermisin?
Pazarlama deneyimi ile ilk iş hayatıma Cenajans Grey’in kardeş şirketi Creative Point’de müşteri temsilcisi asistanı olarak işe başladım. Hep çok hırslı ve çok çalışkan biri oldum.Bugünlere gelmem, meraklı olmam ve olaylara tek bir yönden değil bir çok yönden inceleyip düşünüp en kötü senaryomu bilip ona göre hareket etmem ile oldu. Tabii “Şeytan ayrıntıda gizlidir” sözünü de unutmadım ve hep ayrıntılara önem verdim. Creative Point ve Cenajans Grey’de yaklaşık 6 sene müşteri temsilcisi, trafik departman sorumlusu, supervisor ve müşteri direktörlüğüne kadar giden çok uluslu ve yerel markalara hizmet verdiğim keyifli bir o kadarda yoğun bir dönemden sonra reklamcılıktaki yolumu biraz daha satışa yöneltmek istediğim bir döneme girdim. Fakat reklamcılık sayfam henüz kapanmamıştı ve bu sırada Tayfa Reklam ajansından New Business direktörü olarak teklif aldım. İlk etapta reklam şirketi olduğu için tereddüt etsem de sonra Tayfa Reklam ajansında New Business direktörü + Müşteri direktörü olarak yaklaşık 4 harika sene ve muazzam müşterilere hizmet verme şansım oldu. Benim için reklamcılığın en keyifli yanı yeni insanlar, yeni markalar ve en önemlisi ürünün ne olduğunu öğrenmem oldu. Örneğin; gıda sektöründeki bir ürünün bir sürü bilmediğimiz ve belki hiçbir zaman bilemeyeceğiniz özelliklerini öğrendim.

Rakipleri bilmek sizi diğerlerine göre 1-0 önde başlatır.Ben hep 1-0 öndeydim...

Tayfa Reklam ajansı döneminde hizmet verdiğim müşterilerimden biri, bana Gayrimenkul Satış ve Pazarlama Müdürü teklifi sundu. Bu dönem benim artık daha deneyimli, ekip yönetecek ve sorumluluklarımın artacağı yeni sayfam FYP Proje Geliştirme Pazarlama Satış şirketinde başlamıştı. FYP inşaat şirketlerine mimari, pazarlama ve satış konusunda danışmanlık veren Kemer Country’nin Mimarlarından Tony Phillipson ve Füsun Yılmaz Phillipson’ın kurmuş olduğu şirketti. Bende danışmanlık hizmeti verdiğimiz müşterilerimizden Eren Talu’nun Akfıratta’ki F2 Evleri projesi ile Gayrimenkul sektörüne ilk adımı atmıştım. Reklam ve İnşaat çok farklı sektörler olmasına rağmen işin özü hep aynıydı. Ürünü iyi bil, rakipleri iyi öğren, analiz et, tabii kendine güven ve güler yüzle hizmet et...Bu ne iş yaparsanız yapın hiç değişmeyen ve değişmeyecek prensipler/prensiplerimdi. Gayrimenkül’de çok emek vermeniz gereken inşaatı, plan okumayı ve tabiiki müşterinin ne istediğini bilmeniz bu işte sizi başarıya götüren unsurlardır. Ben tabii işe şantiye şefleri, mimarlar ile ahbaplık ile onları soru yağmuruna tutarak bir mühendis ile inşaatı konuşup tartışabilecek seviyeye kendimi getirmeye çalışmıştım...İnşaat sektöründe Bay İnşaat, D-Yapı, Beksen İnşaat vb. bir çok şirketten satış ve pazarlama müdürlüğü yaparak sektörde devam ederken bir yandan da hobim olan Pilates ile ilgili kendimi geliştiriyordum. Pilates yoğun iş temposunda bana muazzam bir enerji ve işime daha iyi motive olmamı sağlıyordu.

Hobimi biraz daha geliştirmek için Balance Body Universitesinden mat ve reformer sertifikalarımı alarak spor hayatıma da başlamış oldum. Her zaman satış ve spor bir arada olsa nasıl olur diye içimden geçirirken Hillside City Club İstinye için satış müdürlüğü teklifi aldım. Bu aslında sevdiğim her şeyi barındıran bir işti. En güzel ve hoş olanı da bir zamanlar müşterim olan Hillside City Club-Etiler ve Trio (o zamanlar İstinye) açılmamıştı) şimdi İstinye’nin müdürlüğü teklif ediliyordu...Ve şimdi Hillside City Club İstinye Satış Müdürüyümlaugh

- En büyük tutkun, hayalin, amacın nedir? Ne zaman bunlara sahip oldun?

En büyük tutkum başarı ve başarılı olmak...Başarısızlığa hiç tahamül edemiyorum sanırım. İşim ve uzun vadede yaptığım işi benle birlikte çalışan arkadaşlarıma Aşkla ve Sevgi ile yapmalarını sağlamak...Yönetici olduğum ilk günden itibaren sahibim

- Çok çalışkan, odaklı, disiplinli hırslı birisin .. Bu özelliklerin kimden geliyor?

Aslında çok geriye çocukluğuma dönmem gerekecek bu cevap içinJ Benim çok disiplinli bir babam, çok rahat bir annem vardı. İkisinin karışımı ve en önemli kişi anneannem ve onunla geçirdiğim 3 aylık yaz tatillerimde sanırım onun o güçlü, hırslı ve yorulmayan ve asla istediğinden vazgeçmeyen karakteri ve anlattığı hikayeler beni çok etkiledi ve bugünlere taşıdı. Anneannem özel bir kadındı. Çok genç yaşlarda dedemi kaybetmesi ve çocuklarını tek başına çok iyi bir şekilde yetiştirmesi ve hiç evlenmeden tek başına o zamanlarda ayakta durabilmesi, asaleti, kalitesi benim karakterimin oturmasında da etkili oldu.Ayrıca, bu özelliklerim bugüne kadar çok iyi şirketlerde, çok iyi yöneticiler ile çalışmamdan da geliyor tabii...

- İyi bir satıcı olduğunu düşünüyormusun? Neden?

Kesinlikle çok iyi satıcıyım. Her zaman kendimden emin oldum ve 1-0 önde başladımJ Satışa yeni başlayacak arkadaşlara şunu söyleyebilirim ki satışta ürün önemli değil doğru olan her ürün satılabilinir. Doğru üründen kastım ise defosuz vb. Sadece ürünü iyi bilmek, rakipleri tanımak, güler yüz ve insan ilişkilerimiz yeterli...İyi olmamızın nedeni kendimizde başlar, özgüven ve kendini sevmek en önemli özelliklerimizdir.

İyi bir satıcı hangi özelliklere sahip olmalı.. Satış doğuştan mıdır?
İyi bir satışçı, hırslı, kendine güvenen, meraklı, öğrenme isteği olan ve yaptığı işi çok iyi yapmak için kendini geliştiren özelliklere sahip olmalıdır. İşi sevmek çok önemli bir faktör olmasına rağmen, yaptığı işe inanmak ve istemekte bir o kadar daha önemlidir.Satışçı olmak doğuştan genlere bağlı tabii ama sonradan da çok iyi bir satışçı olunabilinir. Çalışmak, çalışmak ve çok çalışmak herşeyin anahtarı...

- Girişimci olmak mı ? Yoksa profesyonellik mi? Neden?

Bence ikisi de...Neden?Her insanın başarılı olacağı alanlar vardır.Bazı kişiler profesyonel olarak, bazıları girişimci olarak verimli olabilirler. Ben kendimi girişimci ruhlu bir profesyonel olarak görüyorum.

En büyük başarı hikayen?
Bunu aslında çok sevdiğim ve saygı duyduğum ilk iş hayatına atıldığımda bana bilgi ve vizyonu ile benim bugünlerde olmama vesile eski patronumun ağzından dinlemenizi çok isterdim. Kısaca hikayeyi sizlerle paylaşayım; Ben reklam şirketinde çalıştığım dönemde patronumun verdiği işi son derece itina ile yapıyordum. Patronum Amerika uçağındayken bir sorun yaşadım ve sorunun cevabını sadece patronum verebilirdi, fakat o da Swissair’le Zurih aktarmalı NY’a uçuyordu. Uçak indiğinde benim konuşabileceğim saatte iş işten geçmiş olacaktı. En önemlisi de şirketim çok büyük bir sıkıntı yaşayacaktı. Bende patronumun uçuşunu bularak yaklaşık 4- 5 saat uğraşıp uçağa mesaj göndermiş ve beni aramasını sağlamıştım ve sorunun cevabını öğrenip şirketimi çok büyük bir zarardan kurtarmıştım. Bu söylediğim olay 10 yıl önceydi ve o yıllarda inanın ki çok zor bir olaydı çünkü uçağa mesaj göndermek denerseniz anlayacaksınız nerdeyse mümkün değil, ama ben inandım ve patronuma ulaştım. Benim için her olayın bir çözümü vardır. Önemli olan olaya çözümle yaklaşmak ve çözüm için düşünmek. Bugüne kadar çalıştığım her şirkette en zor şartlar altında dahi hep bir başarı hikayem oldu ve olmaya da devam edecektir.

- Yaşamış olduğun en büyük hata veya başarısızlık hikayesi?

Hatalar ders almak ve tecrübelenmek içindir. Hiç kendimi çok kötü hissettiğim bir hatam olmadı. Sadece babamın bana söylediği söze hep dikkat ettim. “herkes hata yapabilir ama ikincisi asla tekrarlanmamalı” gerçekten iş hayatım boyunca birçok olay, sorun olmuştur ama asla aynı hata ikinci kez benim tarafımdan tekrarlanmamıştır.

Bununla ilgili bir tecrübemi paylaşmak isterim; Gayrimenkul satışında çalıştığım bir dönemde unutamadığım ve beni bazen düşündüren, bazen güldüren bir tecrübem olmuştur. İnşaat mühendisi bir müşterime İstinye'de satışını yaptığım lüks konut projesinin teknik detaylarını ve proje prezantasyonunu yaptıktan sonra, müşterimin sorularını cevaplarken başka bir rakip projenin çatı konusunda teknik bir detayı ile ilgili benim bilgimin doğru olmadığını söyleyen müşterim ile uzun konuşmalar, iddalaşmalar sonucunda benim rakiplerimi iyi bilmem ve konuma çok hakim olmam sayesinde müşterime 1.5 milyon dolarlık evi satmakla kalmayıp başka bir arkadaşına da satış yapmayı sağlamıştım. Mühendis müşterim biraz utanarak, birazda memnuniyeti ile dersini çok iyi çalışmışsın sırf bilgine ve emeğine saygımdan diğer projeyi daha çok beğenmeme rağmen senin projenden evi alıyorum demiş ve beni şirket sahipleri yanında onure etmiştir. Bu benim için hem çok onur verici hemde rakipleri çok iyi bilmemin ödülü olmuştu. Bu hikaye aslında bana ve tüm satışa başlayacak arkadaşlara şunu söylüyor. "Şeytan ayrıntıda gizlidir"

- Satışa başlıyacaklara ne tavsiye ederdin?

Satışa yeni başlayacaklar için ilk önce neyi satmaktan keyif alırlar kendilerini sorgulamalı ve sevdiği bir ürünü satmakla ilk iş deneyimi yaşamaları çok önemli. Sonrasında iş ile ilgili kendilerini motive edici konular, malzemeler bulmalarını öneririm. Örneğin; Spor klübünde üyelik satışı yapacak biri sporu sevmeli spor ile ilgili bilgi sahibi olmalı yurtdışındaki trendleri takip etmeli...Sattıkları ürünü tüm detayları ile iyi bilmelerini ve kendilerine güvenmelerini öneririm. İnanmak yapmanın yarısıdır.

- İş hayatında başarılı olmak için olmaza olmazlar nelerdir? Master yapmak kariyerde ne kadar önemli?

Günümüzde artık üniversite mezunu olmak ve ingilizce bilmek must fakat artık yeni nesil o kadar donanımlı ki çalıştıkları sektöre ve en önemlisi teknolojiye hakim olmaları bence ilk sırada gelenlerden.Master yapmak tabii ki çok önemli.İmkanı olan kişilerin mümkün olduğu kadar fazla eğitim almalarını öneririm.

- Günümüzde rekabette fiyat faktörü ne kadar önemli? Bu sorunu nasıl aşıyorsun?

Fiyat tabiki önemli ama asıl önemli konu sunulan hizmet ile ödenen paranın karşılığının alınıp alınmadığı ve hatta beklentileri aşabilmek. Hillside'da bu sürekli izlenen bir gösterge. Hillside olarak verilen hizmet farkı ile misafirlerimizi memnun ederek her zaman öncü olmaya devam edeceğiz.

- Zaman yönetimi konusunda neler yapıyorsun?

Önceliklerimi hafta başı toplantı durumuma göre planlarım. Satış işinde en önemli iş SATIŞ yani müşteridir. Aksiyon planı , yapılacaklar Listesi ve tüm programımı yazarım.Her zaman yanımda kalem, kağıt bulundururum, teknoloji olarak blackberry ve Ipad’im bu konuda bana inanılmaz yardımcı oluyor.

- Boş zamanlarında ne yaparsın?

Seyahat etmeyi çok severim. En kısa tatillerimi bile yeni ülkeleri, şehirleri görmeye çalışırım. İnsanın vizyonuna çok şey kattığına inanıyorum. Pilates yapıyorum, spor içinde yaşayan biri olarak spor beni inanılmaz mutlu ediyor. Ayrıca sinema çok keyif aldığım bir konu...

- 10 sene sonra kendini nerede görüyorsun?

Kendi şirketi olan mutlu, sağlıklı biri olarak hayatıma devam edeceğim. Biraz bu konuyu açmam gerekirse, ben hep sosyal ve işimden dolayı çok insan tanıyan ve sürekli yemekler, davetler, programlar içinde yaşayan biri oldum. Tüm iş hayatım boyunca iş önceliği ve yoğunluğum sebebi ile sevdiğim, değer verdiğim bir sürü arkadaşım, dostum insanlara istediğim zamanı veremedim. 10 sene sonra amacım daha da önce, hayatımın önceliklerini değiştirmek, eşim , dostlarım, arkadaşlarım ve kendi saatlerimi organize edebildiğim bir iş ortamı sağlamak en büyük isteğim ve hedefim sanırım bu...

Satış işinde beni hep zorlayan ve kendimi duygusal anlamda mutsuz eden günler vardır ;mesela;herkesin ailesi, sevdiği insanlarla olup sizin çalışmak zorunda olduğunuz günler varya orası benim can alıcı noktam sanırım. Herkes bayramlarda, resmi tatillerde tatil programı yaparken, ailesi yanındayken ben çoğu zaman, hemen hemen her bayram çalıştım, çalışmak zorundaydım...

İnsanların hedeflerinin olması, hayatta istedikleri ve öncelikleri hep kendi belirlediği şeylerdir. İnsanın işi ve hedefleri çok çok önemli ama kendi ve sevdiklerini de unutmayarak bunu yapmak en büyük hedef olmalı.

Bana bu fırsatı verdiğiniz için çok teşekkür ederim..

Ben de Sevinç İnanc’a kariyerinde başarılı olmasını, hedeflerinden ve azmini kaybetmeden istediklerine kavuşmasını dilerim. Kendisine paylaşımları için çok teşekkür ederim

Sevgilerimle,

Taner Özdeş