Okul çağlarından itibaren insanlara bir şeyler satmak konusunda (buna ikna da diyebiliriz) içimde bir arzu vardı. Lise üçüncü sınıftan itibaren okurken bir çok iş yaptım (kaset, sweatshirt, Bodrum’a turlar). Bu noktada sanırım güvenilir ve popüler olmamın avantajını kullandım. Satışta en büyük iki korku olan reddedilmek ve başarısızlık hiç bir zaman beni engellemedi. Hatta satışı hep bir oyun olarak gördüm. İkna edersem para kazanıyordum, reddedilirsem bir kişiyi daha tanımış oluyordum.

İlk büyük satışımı babama yaptım. Beni istemeyerek Amerika’ya gönderdi. Ama ona başka bir seçenek bırakmamıştım. Çok kararlı idim. İkinci büyük satışım bugüne kadar yaptığım en büyük satış idi. Sevgili eşim Neylan’ı benimle evlenmeye ikna ettim. Esasında ailesini de ikna ettim. 20 yaşında, piyasada ünü çapkın olan genç bir delikanlıya gül gibi kızlarını emanet edecek kadar kendimi sevdirdim..

34yaşıma kadar hayatım hızlı bir şekilde amaçsız olarak devam etti. Bütün hayatım Genç Yönetici ve İşadamlar Derneği’ne üye olduktan sonra değişti. Sonrasında derneğin bir toplantısında sevgili Rıza Kadılar ve Gamze Acar ile tanışırken kendimi Hawaii’de yeni bir derneğin içinde buldum. Bu farklı bir dernekti. Liderlik ve kişisel gelişim üzerine kurulmuştu ve 500,000 üyesi vardı. Dünyada ilk defa Anthony Robbins’i sahnede gördüğümde kararımı vermiştim. Rıza Kadılar’ın deyimi ile ben Türkiye’nin Anthony Robbins’i olacaktım. Yıl 1996.. Dünyada Internet daha yeni insanların hayatına giriyordu. Sonrasında kendimi Monte Carlo’da Jaycees Avrupa Konferansı’nda Eğitimcinin Eeğitimi’ni alırken buldum. Topluluk önünde konuşmanın, insanları etkilemenin sırlarını öğrendim.

Türkiye’ye geldikten sonra artık sahneye çıkma zamanı gelmişti, ama ben Powerpoint kullanmasını bilmiyordum. Yardımıma sevgili Demet Uyar ve Güzide Dişli yetişti. İkisi de profesyonel eğitimler veriyorlardı. İlk eğitimimi bugün artık Türkiye’de imaj danışmanlığı konusunda marka olmuş Özlem Çakır ile birlikte verdik. Medya bu kişisel gelişim konularına çok ilgi gösterdi.

Jaycees bünyesinde Türkiye’nin her yerinde eğitimler vermeye başladım. Yeni Yüzyılda Satış Teknikleri.. Bursa, Gaziantep, Adana, Ankara, İzmir. Her yerde insanlar ilgi gösteriyorlardı.

Türkiye’de hem çalışan, hem de aynı zamanda eğitim veren insan sayısı o zamanlar çok azdı. Bümed Genel Sekreteri sevgili Şule Tanju’nun beni BÜMED ‘de eğitim verme konusunda desteklemesi ile hayatımda eğitimden ilk parayı kazanmıştım. Sonrasında artık şirketlerden teklifler alıyordum.

Eğitimin en zor kısmı yapacağınız hazırlıktır. Her eğitime sanki ilk defa verecekmişim gibi hazırlanıyordum. Ayda ortalama 5 kitap okumam gerekiyordu. Bu, işten eve geldikten sonra en az iki saat kitap okumam anlamına geliyordu. Keyif aldığım için bunu yapacak enerjiyi bulabiliyordum.

Sonrasında sevgili Şerif Kaynar’ın desteği ile Rotary klübleri vasıtasıyla İstanbul, İzmir ve Ankara’da onun üzerinde Rotary’e eğitimler verdim. Yeni Asır daveti ile İzmir’de verdiğim seminerelere 500 kişi katılmıştı. Sonrasında üniversiteler beni davet etmeye başladılar. Oğlumun bir iş arkadaşı (staj yaparken) Rodin Alper Bingöl vasıtasıyla Bilgi Üniversitesi’nde Duygusal Zeka eğitimi verdim. 200 saatin üzerinde çalıştım.. Ama başarmıştım. Artık vereceğim iki eğitim vardı.

Eğitim dışında gizli müşteri hizmeti de vermeye başladım. Bunları yaparken gözlem yeteneklerim inanılmaz gelişti. Housecafe sayesinde bu konuda da uzman oldum. Arkasında sevgili Pınar Timer vasıtasıyla otellere eğitim vermeye başladım. Kliniklerde vardı. Dünyanın önde gelen estetik cerrahlarından Onur Erol’un sahip olduğu Onep’de verdiğim eğitimi hiç unutmam. Gizli müşteri olarak annem, teyzem ve eşim de benle birlikte sahnede yer aldılar. Çok güldük ve eğlendik.

İşin güzel kısmı eğitim verirken ben de gelişiyordum ve her gün yeni birşey öğreniyordum.

Satışın 10 Altın Kuralı kitabımı sevgili Vedat Akman’ın desteği ile yazdıktan sonra talepler arttı. Artık ayda düzenli olarak en az iki seminer veya eğitim veriyordum. Çok yorulmama rağmen çok keyif alıyordum. Bu arada Jaycees’te eğitim saatlerimi tamamlayarak en üst seviye eğitimci olma şansını elde ettim.

Sonrasında sevgili Sinan Ergin’in hayal projesi “Satış Okulum”da yer aldım. Sinan yapmış olduğu iki projede de kendisinden önce açılışı bana yaptırararak bana ne kadar güvendiğini gösterdi. Eduplus Satış Zirvesi beni konuk konuşmacı olarak davet ettiler. Bu da farklı bir deneyimdi. Sevgili Çağlar Erol bana güvenini göstererek her sene beni çağırdı. İlaç sektörü için forum bile yönettim. Bu arada Jaycees Türkiye’nin en başarılı 10 genç yarışmasında hayatta ilk sunuculuk deneyimi yaptım. Kendi işimde de sürekli medya ile içiçeydim. TV’de haber ve aktüel programlarına çıkıyordum. Sahne korkum artık kalmamıştı. O korktuğum günler artık geride kalmıştı.

Sonrasında sevgili Esra ve Mehmet Koyuncu, Sima Nahmiyas sayesinde Amway, Nikken ve Natures için motivasyon konuşmaları yapmaya başladım. Bu da çok keyifli idi. Yüzlerce insanı heyecanlandırmak mükkemmel bir duygu idi.

Şu and sabah saat 2.30 ve inanın bugün Cuma. Çok yorgunum. Ama hayalimi sizlerle paylaşıyorum. Bu hayal ne mi? Uzmantv Akademi bünyesinde Türkiye’de bir ilke imza attık.

Online olarak Satış eğitimim bu hafta başladı. O kadar mutlu oldum ki. Sürekli dönüp dönüp izliyorum. Bu videoyu çekerken o kadar yorulmuştum ki. Çekimler bittiğinde hayatta hiç bu kadar yorulmamıştım. 4.5 saat kamera karşısında hem Satış, hem de Duygusal Zeka videolarını tamamladik. Umarım beğenirsiniz ...
http://akademi.uzmantv.com/kurs/satislarinizi-nasil-ikiye-katlarsiniz..

Hayalim hem kitabımı yazarken,hem de bu videoya karar verirken hep aynı idi.
Satış mesleğini saygın bir meslek haline dönüştürmek ve Türkiye sınırlarında her türlü gelir grubuna satışı öğretmek, bu kutsal mesleği sevdirmek ve saydırmak.

Her zaman söylerim. Satış mesleğini herkes yapamaz. Çok özel insanlar yapabilir.
Bugün başbakan, avukatınız, diş doktorunuz, çocuklarınız herkes bir şekilde satış yapıyorlar. Türkiye’de gerçek satışcı bulmak zordur. Kariyerimde bir çok mükemmel satış elemanı yetiştirme şansım oldu. Bu kişilerle hep gurur duydum: Hülya Aksu, Esra Bayazıt, İrem Tüzünalper, Deniz Tanrıkulu, İnanç Erol, Aykan Raşitoğlu. Beraber çalışma şansı elde ettiğim ve kendilerinden satış konusunda çok şey öğrendiğim yöneticilerim oldu: Hasan Yılmaz, Erol Aksoy, Gürbüz Tümay, İsmail Emen, Göknil Sayılır, Tarıq Quresyshi. Ayrıca çok özel satış yetenekleri olan satış yöneticileri ile çalışma imkanım oldu : Derya Aksoy, Melek Kaya.

Geçen gün eğitim verdiğim Swissotel Efes İzmir Satış Müdürü Murat Oldaç eğitimimizden sonra satış hedeflerimizi tutturduk deyince dünyalar benim oldu.

Kadir Has Üniversitesi’nde seminer sonrasında 10 TL’den kitaplarımı satıyordum. Yanıma bir öğrenci geldi ve bana şu sözleri söyledi: “Şimdi anladım niye sizin satış konusunda bu kadar başarılı olduğunuzu.” Ben de merak edip neden, diye sordum. Bana aynen söyle dedi “ Kitabınızı satarken gözleriniz parlıyordu. Sanki sattığınız kitap 10 TL değil de, çok çok değerliymiş gibi gözleriniz parlıyor, enerjiniz ve heyecanınız bütün salonu kapsıyor. ” Düşündüm.. Haklı idi !

Bugün Satış mesleğini tanımıyorsanız, bilin ki bu meslekte başarılı olmanın sırrı sadece çok çalışmak, sürekli öğrenmek, kendinizi geliştirmek, sektörünüzü ve ürünlerinizi çok iyi bilmek, fark yaratmak için sürekli fikir ve proje geliştirmek vb... değil satışı bir “Yaşam tarzı” olarak görmektir.

Ama bana göre satışta başarının 3 sırrı var: Dürüst olmak, Açık olmak, Samimi olmak. Bunlar size satış yapmayı düşünmeden satış yapmanızı veya insanların istediği gibi almalarına yardım etmenizi sağlar. Satışın gerçek sırları bunlar işte !

Hayallerinizi bulun ve peşinden gidin. Ben bunu yapıyorum ve çok keyif alıyorum. Hayatın amacını buluyorum.. Hayallerinizin peşinden gitmek için geç değil !

Satışın 10 Altın Kuralı’nı halen okumadıysanız, samimiyetle çok tavsiye ederim. Bu kitap benim hikayem..Gerçek bir satışcının hikayesi.

Sevgilerimle,
Taner Özdeş