Bayram için Paris’e geldim.
Ortaokuldayken de ailem sayesinde defalarca Paris’e gelmiştim. Annem, sanat ve kültüre çok önem verirdi. Ben o yaşlarda henüz pek meraklı değildim. Annemden bu konuda sürekli uyarı alarak, istemeyerek de olsa Paris’teki çoğu müze, sergi ve kiliseyi gezmişimdir.
Paris, Newyork, Londra, Barcelona, Roma, Madrid , Milano bu kentleri gezerek ve görerek dünyanın nabzını tutarsınız.
Dün akşam, ayağımızın tozu ile Michelin Atelier-Robuchon ‘da akşam yemeği yedik. Porsiyonları ufak fakat lezzet olarak 10 numara verdim. Şarap, Avrupa’da çok farklı ve çok fazla çeşit var. Ülkemizde de güzel şaraplar var ama sınırlı. Bu fark, beyaz şarapta daha çok ortaya çıkıyor.
Gezimi booking.com üzerinden yaptım. Taksiyi de booking’den ayırttım. Deneyimim, 10 numara. Taksi şöförü, jilet gibi. Donanımlı ve kibar. Araba temiz, geniş ve konforluydu. Fransa’da, taksiler daha lüks. Taksi kültürü ülkemizden çok farklı.
Akşam yemeği sonrası yürüyüşe çıktım. Yoğun bisiklet kullanımı dikkatimi çekti. Arabaların kurallara uyması gibi düzenlilikten dolayı“işte uygarlık” diyorsunuz. Yollarda herhangi bir çöp, yol kenarına park etmiş bir araba yok.
(Kaldırımlar o kadar alçakki asfalt ile aynı yükseklikte. Nişantaşı’nda her yıl yenilenen kaldırım ve kazılan yolları anımsadım. Her defasında, bozulan yollar, yükselen kaldırımlar. Arabalar park etmesin diye kaldırım kenarlarına konulan bariyerler.) ☹
Paris’in kafe kültürüne değinmeden olmaz. Sadece bunun için bile Paris’e gelinir. Kafe’lerdeki ortam dinlendirici, meditasyon niteliğinde...Caddeye paralel bakan, dip dibe dizilmiş sandalyelerde oturanlar... Birbirini umursamadan yapılan derin sohbetler... Restoranlarda da oturma mesafesi çok yakındır. Rahatsız olmuyor değilim. Paris kültüründe bu da var.
Mağaza vitrinleri muhteşem.Tüm moda ve yeni trendleri gözlemleyebiliyorsunuz. Ülkemizde de mağaza vitrini düzenlemenin bir eğitimi olması gerek.
Sokaklarda yol kenarında yatanlara rastlamak da olası. Ancak çevreye rahatsızlık vermeyecek biçimde kendilerini konumlamışlar.
Fransa, o kadar güçlü bir kültür ki, çok farklı kültür, din, ırk ve ulusu içinde barındırabiliyor. Bir yerde eğitiyor, kimlik kazandırıyor.
Yaya geçitlerinde ve yoldan geçerken tüm araçlar istisnasız durup yol veriyor!😊
Sabah kahvaltıda da herkesin sabır ve anlayışla birbirini beklediğine tanık oluyorsunuz. Saygı, nezaket ve kibarlığa her yerde rastlamak olanaklı.
Kent otobüslerinin temizliği, caddelerde kafasına göre park eden araçlara rastlamıyorsunuz. Bisiklet kullanımı ve kiralama çok yaygın. Korna ya da siren sesini çok nadir duyuyorsunuz.Sokaklarda yürürken kimsenin birbirine bakmadan yürüdüğüne de tanık oluyorsunuz.
Dört yıldızlı bir otelde kalıyorum. Ülkemizdeki eşdeğer otelin dörtte biri büyüklüğünde. Otel konusunda Avrupa’nın ilerisindeyiz. Çalışan niteliği olarak da…
Paris’e THY ile geldim. Benden tam not aldı. Gurur duydum. THY, rakiplerinin ilerisinde. Giriş işlemlerinin tamamı dijital yapılabiliyor. Uçaktaki ikramlar da harika.
Öte yandan, canım ülkeme gelince...Taksi bulamam kaygısı ile havaalanına arabamla gittim. IGA otoparkında,“Boş yer (23 adet)” yazıyordu. Ne yazık ki o yerleri bulmak kısmet olmadı. Havalı dijital ekranlar da işe yaramaya biliyor. En azından IGA ödeme uygulaması başarılı. Ödememi telefondaki uygulamadan kolayca yaptım.
Türkiye’de, İGA havaalanında en ucuz bir poğaçayı 75₺‘ye, bir sandviçi 270₺’ye yiyebiliyorsunuz! Paris’e gelince, huzur, nitelik, makul fiyatlar ve kültür, hayalinizin çok ötesinde.
Dün akşam restorana kalabalık bir erkek arkadaş grubu geldi. Konuşmalarına istemeden kulak misafiri oldum. Daha sonra “İtalyan mısınız?” diye sordum. Biri “Çingeneyiz” dedi. Daha fazla sorgulamadım.
Göz zevkinizi sonuna kadar tatmin edecek vitrinler, yürümekten zevk alacağınız kusursuz geniş kaldırımlar, dünyanın en çok turist çeken kentindeki bireylerin renkliliği, gurmeler için farklı farklı damak tadları ve tabii ki derin sohbetler ve kahkahalarla yankılanan kafeler.
Paris’e muhakkak, bir kerede olsa gidin.
Paris’in huzuru ve enerjisi, size de iyi gelecektir.
Paris, bildiğiniz gibi bir aşk kenti. Evliler için de yeni bir başlangıç heyecanı veren büyülü bir kent.
Hepinize iyi bayramlar diliyorum...
Taner Özdeş
---
Bu yazının dil bilgisi düzenlemeleri,
FaRkLaR Kılavuzu/Sözlüğü (FaRkLaR.net)
tarafından sağlanmıştır.
Comments powered by CComment